Kıyaslama, çoğu zaman gerçeği değil zihnimizin çarpıttığı bir algıyı gösterir. Özgüveni korumanın yolu, başkasının değil kendi yolumuzun değerini bilmektir.
Hayatımız boyunca farkında olmadan en sık yaptığımız şeylerden biri kıyaslamadır. Sosyal medyada gördüğümüz bir paylaşımdan, iş yerinde duyduğumuz bir başarı hikâyesine kadar her şey, zihnimizde “Ben yeterince iyi miyim?” sorusunu tetikleyebilir. Oysa kıyaslama, çoğu zaman bizi motive etmekten çok yetersizlik, değersizlik ve mutsuzluk duygularına sürükler.
Kıyaslamanın Kökü
İnsanın kendini başkalarıyla karşılaştırma eğilimi doğal bir süreçtir. Ancak sürekli başkalarının hayatına odaklanmak, kendi yolumuzu görmemizi zorlaştırır. Kıyaslama, aslında bir odak kaymasıdır: başkasının sahip olduklarına odaklanırken, kendi güçlü yanlarımızı görmezden geliriz.
Yetersizlik Hissinin Tuzağı
Yetersizlik hissi, çoğu zaman gerçeği yansıtmaz; zihnimizin bize oynadığı bir oyundur. Çevremizdeki insanların başarılarını görürken kendi çabalarımızı küçümseme eğiliminde oluruz. Oysa çoğu insan dışarıya sadece en güçlü, en mutlu ve en başarılı yönlerini gösterir. Görmediğimiz tarafta ise hayal kırıklıkları, başarısızlıklar, yalnızlıklar ve mücadeleler vardır.
Bir başka deyişle biz, başkalarının en parlak vitrinini, kendi hayatımızın arka planıyla kıyaslarız. Bu da doğal olarak bizi haksız bir sonuca götürür: “Ben yetersizim.”
Yetersizlik duygusu yerleştiğinde kişi, yaptığı şeylerden keyif alamaz hale gelir. Ne kadar çabalarsa çabalasın, kendi başarısını küçümser, sürekli “Daha fazlasını yapmalıydım.” düşüncesine kapılır. Bu da mükemmeliyetçilik, tükenmişlik ve özgüven kaybı gibi zincirleme olumsuzluklara yol açar.
Unutulmamalıdır ki yetersizlik hissi çoğu zaman objektif bir gerçek değil, zihnimizin bize sunduğu çarpıtılmış bir algıdır. Aslında hepimizin hayatında güçlü yönler, değerli katkılar ve kıymetli izler vardır. Bunları görebilmek için kıyas merceğini bırakıp kendi hikâyemize şefkatle bakmamız gerekir.
Peki Ne Yapabiliriz?
• Odak değiştirin: Başkalarının hayatına değil, kendi gelişiminize odaklanın. “Dün olduğum kişiden bugün daha ileride miyim?” sorusu en sağlıklı kıyastır.
• Kendi değerlerinizi hatırlayın: Başarı, sadece kariyer ya da maddi imkânla ölçülmez. Sevgi vermek, paylaşmak, dayanıklı olmak da güçlü değerlerdir.
• Sosyal medya filtresini unutmayın: Gördüğünüz her şey, gerçeğin yalnızca bir parçasıdır.
• Minnettarlık pratiği yapın: Her gün küçük de olsa şükredecek üç şey yazmak, dikkati eksiklerden fazlalıklara yöneltir.
• Kendinize şefkat gösterin: Mükemmel olmak zorunda değilsiniz. Hepimiz eksikliklerimizle, hatalarımızla da değerliyiz.
Kıyaslamayı bırakmak kolay değil; ama farkına varmak ilk adımdır. Unutmayın, her insanın hikâyesi farklıdır. Başkasının yoluna bakarak yürümeye çalışmak sadece bizi yavaşlatır. Kendi yolunuzda, kendi adımlarınızla ilerlemek ise gerçek özgürlüktür.

