Rize ve Artvin’de dededen kalma bir kültür olan atmacacılığı yaşatmak amacıyla düzenlenen ’Atmaca Güzellik Yarışması’, bir AVM’de gerçekleştirilen renkli etkinliğe sahne oldu. Rize ve Artvin’den gelen 35 atmaca, dört farklı ırk kategorisinde jüri karşısına çıktı. Atmaca sahiplerinin büyük heyecanı dikkat çekerken, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü (DKMP) yetkilileri de bilgilendirme yaptı.
4 Farklı Irk Kategorisinde Kıyasıya Rekabet
Geleneksel atmacacılık kültürünü sürdürmek ve yaygınlaştırmak amacıyla düzenlenen yarışmaya, Rize ve Artvin illerinden toplam 35 atmaca katıldı. Atmacalar, Kara Irkı, Sarı Irkı, Kızıl Irkı ve Beyaz Irkı olmak üzere dört ana grupta değerlendirildi.
Jüri üyeleri, öncelikle kayıt altına alınan atmacaları, kategorilerine göre özellikle tüy yapısı, duruşu ve genel görünümleri gibi çeşitli kriterlerde inceledi. Verilen puanların toplanmasıyla ödül almaya hak kazanan atmacalar belirlendi. Etkinlik boyunca, DKMP yetkilileri tarafından hem kontroller yapıldı hem de atmaca sahiplerine geleneksel atmacacılığın devamı için gerekli bilgilendirmeler sunuldu.
Atmaca Sahiplerinden Duygusal Açıklamalar: "Bakmak Hastalık Gibi"
Yarışmaya Sarı kategoriden katılan İsmail Kurtuluş, atmacasına öz evladı gibi baktığını dile getirdi. Kurtuluş, "Atmaca bakmak her yiğidin harcı değil. Bakımı zor. Biz bunlara sanki kendi evladımızmış gibi bakıyoruz. Her gün taze etle besliyoruz, suyunu değiştiriyoruz. Yerini elimizden geldiğince temiz tutmaya çalışıyoruz. Atmaca bakmak hastalık gibi bir şey. Buna başlayan bırakamaz," ifadeleriyle kültüre olan bağlılığını gösterdi.
Kızıl atmacasıyla yarışan Ali Bengli ise çocukluğundan beri bu kültürü sürdürdüğünü belirterek, "Bu anlatılmaz, yaşanır. İddiam yok ama sevdam var," dedi. Artvin’in Arhavi ilçesinden katılan Ersin Özdemir de benzer duyguları paylaştı: "Çocuğa bakar gibi atmacama bakıyorum. Eve et alırken normal kestiriyorsun ama buna alırken bakıyorsun. Yağsız olacak, sinirleri alınmış olacak. Atmacam evin bir bireyi."
Yarışma, bölge halkının doğa ve kültürel miraslarına ne denli bağlı olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
