17 Ağustos 1999’da, saat 03.02’de meydana gelen ve 45 saniye süren Kocaeli merkezli deprem, 18 bin 373 kişinin ölümüne, 48 bin 901 kişinin yaralanmasına yol açtı. Depremde yakınlarını kaybedenlerden biri de ambulans şoförü Muharrem Uzuner oldu. Ağabeyini, yengesini ve üç yeğenini kaybeden Uzuner, o gece yaşadığı acıyı ve görev sırasında verdiği mücadeleyi unutamıyor.

17 Ağustos Depremi3

“Acıların En Büyüğünü Yaşadım”
Uzuner, yaşadıklarını şu sözlerle dile getirdi: “17 Ağustos'un anlamı benim için çok büyük. Ağabeyimi ailece kaybettim, beş kişi. Ağabeyim, yengem, üç tane yeğenim. Sülalemden hastane kayıtlarına giren 276 kişi vardı. Acıların en büyüğüydü benim için. Mevlam diyorum bir daha yaşatmasın böyle bir acıyı. O yüzden tüm ölmüşlerimizin ruhları şad olsun diyorum. Bunlar gerçek şehittir diye tahmin ediyorum.”

“Mahşer Günü Gibiydi”
Deprem sırasında görev başında olduğunu söyleyen Uzuner, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Ben zaten 112 acil yardımda çalışıyordum. Ambulans şoförüydüm. O gece yolda hasta götürürken yakalandım depreme. Hatırlamak bile istemiyorum, çok kötü bir olaydı. Mahşer günüydü. Kimse kimseyi göremedi, yardım edemedi. O zaman tek ambulanstım ben. Hiç taşımadıysam bin, bin beş yüz tane yaralı taşıdım. Gün ağarana kadar hiç durmadan canla başla mücadele ettik.”

17 Ağustos Depremi1

Depremle Mücadelede Eksiklikler
Uzuner, 1999 depreminde ambulans ve personel eksikliğine dikkat çekerek, “İş makinesi yönünden, ekip yönünden tabii ki Hatay Depremi'nde daha güçlüydü Sağlık Bakanlığı. Ama o zamanlar yeni yeni faaliyetler başlamıştı. Ambulans sayısı azdı, hastanelerde personel eksikti. Şu an daha iyi ama yine de yetersiz geliyor” dedi.

17 Ağustos Depremi2

“Yüksek Katlı Binalardan Uzak Durulmalı”
Depremlerden çıkarılması gereken derslere değinen Uzuner, vatandaşlara şu uyarıyı yaptı:
“Bence vatandaşların ilk önce aldıkları evleri iyi araştırmaları lazım. Geçmişini bilmeleri lazım. Bazı müteahhitler maliyetten kaçıyor, bunu herkes biliyor. Sağlam bilinen kişilerden ev alınmalı. Yüksek katlı binalardan uzak durulmalı. Devletin de bu yüksek binalara izin vermemesi gerekir. Zemin sağlam olmadıktan sonra hiçbir şey dayanmıyor.”

Kaynak: İHA