Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği, teknoloji yatırımlarına bir yenisini ekleyerek Türkiye’nin ilk tam entegre saha otomasyon sistemini başlattı. PSA International, IFM Investors ve Akfen Holding ortaklığıyla yürütülen EMH2 projesinin ilk aşamasında, Terminal İşletim Sistemi (TOS) ile tam uyumlu 14 adet otomatik raylı portal vinç (aRMG) kullanılmaya başlandı. Bu dijital dönüşüm, liman operasyonlarında hız ve kusursuz hassasiyet dönemi başlattı.
Uzaktan Kumanda ile Konforlu ve Güvenli Çalışma
Tamamen elektrikle çalışan yeni nesil aRMG vinçler, operatörlere ofis ortamından uzaktan kumanda ile çalışma imkanı tanıyor. Yüksek hassasiyetli tarayıcılar, sensörler ve kameralarla donatılan sistem, konteyner elleçleme işlemlerindeki hata payını sıfıra indirirken iş güvenliğini en üst seviyeye taşıyor. Bu teknoloji sayesinde liman sahasındaki bekleme süreleri azalırken, operasyonel verimlilikte dünya standartları yakalanıyor.
Kapasite 3,6 Milyon TEU’ya Yükseliyor
EMH2 projesinin tamamlanmasıyla birlikte MIP’in yıllık konteyner kapasitesi 2,6 milyondan 3,6 milyon TEU’ya ulaşacak. Proje kapsamında rıhtıma yerleştirilen devasa STS vinçler, 97 metre yüksekliği ve 71 metre erişim kapasitesiyle dünyanın en büyük mega gemilerine aynı anda hizmet verebilecek. Bu kapasite artışı, ihracat ve ithalat süreçlerinde Türkiye’ye küresel ticarette büyük bir maliyet ve zaman avantajı sağlayacak.
Lojistik Sektöründe Yeni Bir Ölçüt
MIP Genel Müdürü Ajay Kumar Singh, yapılan yatırımın Türkiye lojistik sektörü için yeni bir kilometre taşı olduğunu vurguladı. Saha otomasyonunun operasyonel mükemmellik hedefleriyle örtüştüğünü belirten Singh, bu gelişmenin sürdürülebilirlik hedeflerine de hizmet ettiğini ifade etti. Mersin, bu yatırımla Doğu Akdeniz’in en önemli stratejik lojistik düğüm noktası olma konumunu perçinledi.
Çevre Dostu ve Sürdürülebilir Büyüme
Haziran 2026’ya kadar saha verimliliğini iki katına çıkarması beklenen proje, çevre dostu özellikleriyle de dikkat çekiyor. Tamamen elektrikli ve düşük gürültülü sistemler, karbon emisyonunu minimize ederek sürdürülebilir büyüme hedeflerini destekliyor. 2026 yılının sonunda tam kapasiteyle çalışması planlanan EMH2 projesi, Türkiye’yi küresel ticaretin geleceğine bağlayan en güçlü halkalardan biri olacak.
