Yıldız Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammet Arıcı, doğal gıdaları olduğu şekilde tüketmenin her zaman doğru olmadığını vurguladı. Arıcı, “Gıdanın pişirme veya fermantasyon gibi bir işlemden geçirildikten sonra tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Zira bazı maddelerin pişirilmeden, mayalanmadan vücuda alınması doğru değil.” dedi.
Endüstriyel Üretim ve Katkı Maddeleri
Gıda katkı maddelerinin endüstriyel üretimin vazgeçilmez bir parçası olduğunu dile getiren Arıcı, bu maddelerin izin verilen oranlarda kullanıldığında insan sağlığına zarar vermediğini belirtti. Ayrıca, gıda ambalajlarının gıda güvenliği açısından önem taşıdığını, ancak ambalaj malzemesinin gıdayla temasa uygun olması gerektiğini ifade etti.
Çiğ Gıdalardan Kaynaklanan Riskler
Arıcı, bazı baklagillerin ve sebzelerin çiğ tüketildiğinde sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekti. “Bazı baklagiller, kuru fasulye, barbunya veya soya fasulyesi gibi gıdalar çiğ olarak tüketildiğinde mide bulantısı, kusma ve ishal yapabilir. Çiğ patates baş ağrısı, çiğ süt zararlı bakteriler, çiğ etler ise hastalık yapıcı bakteriler barındırabilir.” uyarısında bulundu.
İklim Değişikliğinin Gıdaya Etkisi
Gıda üretiminde sürdürülebilirliğin, geleneksel ürünlerin modern koşullarda üretilmesiyle sağlanabileceğini belirten Arıcı, iklim değişikliğinin de gıda güvenliği üzerinde etkili olduğunu söyledi. Don olaylarının gıda arzında sıkıntılara neden olabileceğini, kuraklık ve yoğun nemin ürün kalitesini olumsuz etkilediğini belirtti.
Tüketiciye Çağrı: Bilinçli Tüketim
Arıcı, üreticilere su yönetimi, verimli sulama sistemleri ve dayanıklı tohum kullanımı gibi önlemleri önerirken, tüketicilere de sorumlu ve bilinçli tüketim çağrısı yaptı.