İscehisar Faruk Öksüz Anadolu İmam Hatip Lisesi 12. sınıf öğrencisi Ertuğrul Meriç Boydemir, tarih öğretmeni Faruk Karakuş danışmanlığında önemli bir projeye imza attı. TÜBİTAK 2204-A Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması kapsamında hazırlanan çalışma, "Al Fadimem" türküsünün yaşayan belleğini kayıt altına aldı. Araştırma, halk türkülerinin zamanla uğradığı söz ve anlam değişimlerini bilimsel verilerle ortaya koymayı amaçladı.

Yetenekler Gün Yüzüne Çıkıyor: Sanat Kurslarına İlgi
Yetenekler Gün Yüzüne Çıkıyor: Sanat Kurslarına İlgi
İçeriği Görüntüle

Al Fadimem Türküsünün Bilinmeyen Hikayesi (1)

İmkansızlıktan Cezaevine Uzanan Sevda
Araştırma kapsamında türkünün kahramanları Kadir Kilci ve Fadime Bostan'ın akrabalarıyla görüşüldü. Edinilen bilgilere göre, yetim ve yoksul olan Efe Kadir, maddi imkansızlıklar nedeniyle sevdiği Fadime'yi kaçırmaya karar verdi. Ancak kaçışın ardından Fadime'nin yaşının resmi kayıtlarda küçük görünmesi nedeniyle Kadir Kilci tutuklanarak cezaevine girdi. Bu süreçte ailesi tarafından başkasıyla evlendirilen Fadime'nin ardından Kadir, bugün tüm Türkiye’nin bildiği o dizeleri kaleme aldı.

Sandıktan Çıkan 40 Yıllık Kayıt
Projenin en önemli bulgusu, Efe Kadir’in kendi sesinden kaydedilmiş orijinal bir kasetin bulunması oldu. 1985 yılında Belçika’da yaşayan oğlunun isteği üzerine doldurulan bu kayıtta, Efe Kadir’in türküyü dört kıta halinde seslendirdiği saptandı. Aile bireyleri tarafından titizlikle korunan bu kaset, türkünün bugüne kadar hiç duyulmamış orijinal sözlerine ulaşılmasını sağlayan birincil kaynak olarak tarihe geçti.

Sözlerdeki Değişim Somutlaştı
Saha çalışmaları sonucunda, "Al Fadimem" türküsünün kuşaktan kuşağa aktarılırken geçirdiği değişimler tek tek tespit edildi. Günümüzde popülerleşen versiyonlardan farklı olan orijinal kıtalar, projenin en dikkat çekici çıktılarından biri oldu. Bu çalışma sayesinde bir halk kültürünün nasıl evrildiği ve toplumsal hafızada nasıl yer bulduğu, somut veriler ve canlı tanıklıklar eşliğinde belgelendi.

Halk Kültürü Kayıt Altına Alındı
Bu anlamlı proje, sadece bir türkünün hikayesini aydınlatmakla kalmadı, aynı zamanda Afyonkarahisar’ın yerel belleğini de koruma altına aldı. Birinci elden kaynaklarla yapılan görüşmeler ve ortaya çıkarılan ses kayıtları, Anadolu’nun sözlü geleneğinin ne denli zengin olduğunu bir kez daha kanıtladı. Proje, Türk Dili ve Edebiyatı alanında halk kültürüne katkı sağlayan önemli bir kaynak eser niteliği kazandı.

Kaynak: İHA