Edirne'de yaşayan 70 yaşındaki Cemile Kayaoğlu, kentte çevre bilinci ve geleneksel yöntemlerle tarımın en güzel örneklerinden birini sergiliyor. 1989 yılında Bulgaristan'dan göç eden ve 1991'den beri şimdiki evinde yaşayan Kayaoğlu, tam 34 yıldır her sonbaharda sokaklara dökülen yaprakları büyük bir özenle tek tek süpürerek topluyor.

Bu alışkanlığını çocukluk yıllarına ve annesinin öğütlerine dayandıran Kayaoğlu, topladığı bu kıymetli yaprakları sadece temizlik amacıyla kullanmıyor, aynı zamanda bahçesi için verimli bir kaynak haline getiriyor.

Humuslu Gübrenin Sırrı 60 Santimde Saklı: "Yapraklar Benim İçin Çok Kıymetli"
Cemile Kayaoğlu, topladığı tonlarca yaprağı yaklaşık 1 dönümlük bahçesine taşıyor ve burada kendi imkanlarıyla organik kompost gübre hazırlıyor. Okul yıllarında öğrendiği bilgileri hala uyguladığını belirten Kayaoğlu, yaprakları 60 santimetre derine gömdüğünü ve zamanla bunların doğal, humuslu gübreye dönüştüğünü anlatıyor. Bu gübre sayesinde bahçesinde ektiği domates, soğan, marul, kabak ve patates gibi tüm ürünlerin çok güzel yetiştiğini ifade eden Kayaoğlu, "Yapraklar benim için çok kıymetli" diyerek doğal üretime verdiği önemi vurguluyor.

Çöplükten Gül Bahçesine Dönüşüm: Edirne'nin En Örnek Bahçesi İçin Uykusuz Kalıyor
Cemile Kayaoğlu’nun evini aldığı 1991 yılında arazinin adeta bir "çöplük" gibi olduğunu söylemesi, yıllar içinde gösterdiği emeğin büyüklüğünü ortaya koyuyor. Yaptığı yoğun bakım ve doğal gübreleme sayesinde bölgeyi adeta bir gül bahçesine dönüştürdüğünü dile getiren Kayaoğlu’nun bahçesi, bugün Çamlık bölgesinden dahi görülebilen, örnek bir doğal üretim alanı haline gelmiş durumda.

Kayaoğlu, yaprak toplama tutkusunun o kadar ileri gittiğini belirtiyor ki, bazen "Uyku uyuyamıyorum, yapraklar düşecek, kaçıracağım diye" diyerek, bu çevre dostu geleneğe ne kadar bağlı olduğunu gösteriyor.




