Elazığ’ın tanınmış esnaflarından 1950 doğumlu Atilla Demirbaş, uçaklara olan merakının henüz 5 yaşındayken başladığını ifade ediyor. Çevresindekilerin ne olacaksın sorularına her zaman pilot cevabını veren Demirbaş, bu tutkusunu hayatının merkezine koydu.


Gençlik yıllarında askeri okula girerek hayaline bir adım daha yaklaşan Demirbaş, dört yıl süren zorlu eğitimin ardından yaşadığı talihsiz bir dönem kaybı nedeniyle mesleğe veda etmek zorunda kaldı.

Baba Mesleği ve Sanatla Geçen Yıllar
Pilotluk hayalinin yarım kalmasıyla Elazığ’a dönen Atilla Demirbaş, 1975 yılında babasından devraldığı baharatçılık mesleğine yöneldi. Yarım asırdır tarihi Yüce Pasajı'ndaki dükkanında hizmet veren Demirbaş, sadece esnaflığıyla değil sanatçı kişiliğiyle de biliniyor. 50 yıldır bağlama çalan ve müzikle iç içe bir yaşam süren Demirbaş, pilot olamasa da disiplinli çalışma hayatı ve hobileriyle çevresine örnek olmaya devam ediyor.

Yarım Asırlık Dev Koleksiyon
Atilla Demirbaş’ın gökyüzü sevdası, 1966 yılında edindiği ilk F-5 savaş uçağı maketiyle somut bir hobiye dönüştü. Aradan geçen yaklaşık 60 yıl boyunca dünyanın dört bir yanından farklı modelleri koleksiyonuna katan Demirbaş, bugün 300’e yakın maket uçağın sahibi oldu. Bu dev koleksiyonun 49 parçası baharatçı dükkanında sergilenirken, geri kalan yüzlerce parça ise evinde özel bir bölümde muhafaza ediliyor.

Dükkan Adeta Bir Havacılık Müzesi
Elazığlıların uğrak noktası olan baharatçı dükkanı, sergilenen uçak maketleri sayesinde müşteriler için bir müze havası taşıyor. Demirbaş, dükkanına gelenlerin maketleri büyük bir ilgiyle incelediğini ve kendisiyle havacılık üzerine sohbet ettiklerini belirtiyor. Her bir uçağın kendisi için ayrı bir anısı olduğunu ifade eden Demirbaş, bu maketler sayesinde yarım kalan hayalini her gün yeniden canlandırdığını dile getiriyor.

Uçma Arzusu Hiç Bitmedi
Hayatı boyunca hiç dinmeyen bir uçma arzusu taşıyan Atilla Demirbaş, pilotluğun kendisi için bir ukde olarak kaldığını söylüyor. En büyük arzusunun bir gün gerçekten uçabilmek olduğunu belirten 75 yaşındaki koleksiyoner, sağlığı elverdiği sürece yeni uçak modelleri aramaya devam edeceğini vurguluyor. Demirbaş'ın hikayesi, şartlar değişse de çocukluk hayallerinin bir şekilde hayata tutunabileceğinin en güzel örneklerinden birini oluşturuyor.





