Politika

Suriye Devrimi’nde Bir Yıl: Şam Özgürlüğünü Kutluyor

Suriye’de Beşar Esad liderliğindeki Baas rejiminin muhalif gruplarca devrilerek çöküşünün üzerinden tam bir yıl geçti.

Abone Ol

Hafız Esad ve oğlu Beşar Esad liderliğindeki 50 yılı aşkın süren Baas rejiminin çöküşünün üzerinden bir yıl geçti. 2011'de başlayan ve 14 yıl süren Suriye savaşı, muhalif grupların 8 Aralık 2024'te Şam'a girmesiyle son bulmuştu. Bu tarih, yolsuzluklar ve zulümle lekelenen Esad ailesinin Moskova'ya kaçmasıyla Suriye'deki kanlı diktatörlük dönemini bitirdi.

Şam'ın Özgürleşmesi Büyük Coşku Yarattı
Özellikle Guta ve Duma’daki kimyasal saldırılarla hafızalara kazınan Esad rejiminin çöküşü, hem Suriye halkında hem de İslam dünyasında büyük bir sevinçle karşılandı. 8 Aralık 2024'te Şam'ın ele geçirilmesi sonrası Türkiye camilerinde ve Avrupa sokaklarında Suriyeli mülteciler ve Türk vatandaşları tarafından coşkuyla kutlamalar yapılmıştı.

Geçici Yönetim ve Köklü Değişimler
Devrimin ardından Suriye'de askeri grup temsilcilerinin katılımıyla bir geçiş dönemi hükümeti kuruldu. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmed eş-Şara, ülkenin yeni Devlet Başkanı ilan edildi. Esad rejimine bağlı ordu, güvenlik birimleri, parlamento ve kötü şöhretli Baas Partisi resmen feshedilerek ülkenin yönetim ve siyasi yapısı köklü bir değişime uğradı.

İşkence Merkezi Sednaya Hapishanesi Kapandı
Esad rejiminin sembollerinden olan, yıllarca rejim karşıtlarına sistematik işkence ve infazların merkezi olarak anılan Şam’ın kuzeyindeki Sednaya Hapishanesi kapatıldı. Rejimin çöküşüyle birlikte tüm mahkumların serbest bırakıldığı bu "ölüm merkezi", yeni yönetim tarafından müzeye dönüştürülme kararıyla sembolik bir değişime sahne oldu.

Uluslararası Sahneye Dönüş Sinyali
Yeni Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, diplomatik alanda önemli adımlar attı. Yaklaşık 58 yıl aradan sonra BM Genel Kurulu'na hitap eden ilk Suriye lideri oldu. Kasım ayında ise ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray'da bir araya gelmesi, Suriye’nin uluslararası sahnede meşruiyet kazanması ve ABD’nin bazı yaptırımları askıya alması açısından tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendirildi.