Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Gaziantep Üniversitesi adına yürütülen Oylum Höyük kazılarında 2025 yılı sezonu resmen başladı. Kazı Başkanı Prof. Dr. Atilla Engin, bu yılki çalışmaların özellikle Geç Tunç Çağı II evresine odaklandığını belirtti.
Hitit Dönemine Ait Yeni Bulgular Bekleniyor
Engin, önceki kazılarda Geç Tunç Çağı’na ait saray yapıları, idari yapılar ve mühür baskılarının ortaya çıkarıldığını hatırlatarak, “Bu yıl da benzer nitelikte buluntulara ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Kazıların odak noktası, Hitit dönemine ait yeni saray yapıları ve çivi yazılı belgeler olacak.
Oylum Höyük, Tarihi Kent Adayı mı?
Oylum Höyük’ün, bölgenin en büyük yerleşimlerinden biri olduğunu vurgulayan Engin, höyüğün Tunç Çağları boyunca kesintisiz iskan gördüğünü ve buranın antik metinlerde geçen Kuilzila, Ukulzat ya da Ulisum gibi kentlerle özdeşleşebileceğini söyledi. Hatta, yerinin kesin olarak bilinmeyen Nuhaşşe Krallığı’nın başkenti olabileceğine de dikkat çekti.
Tarım Köyü Değil, Ticaret ve Üretim Merkeziydi
Elde edilen veriler, Oylum’un sadece bir tarım köyü değil, aynı zamanda üretim ve ticaret merkezi olduğunu ortaya koydu. Arkeolojik bulgulara göre Oylum, Kıbrıs, Mısır ve Ege gibi bölgelerle temas kurmuş ve ürünlerini dış bölgelere göndermişti.
Bir Kazı Alanından Fazlası: Arkeoloji Okulu
Prof. Dr. Engin, Oylum Höyük’ün yalnızca bir kazı alanı olmadığını, aynı zamanda arkeoloji öğrencileri için bir eğitim sahası olduğunu belirtti. “Burada hem bilimsel kazılar yürütülüyor hem de öğrenciler sahada birebir deneyim kazanıyor. Bu yönüyle Oylum Höyük, genç araştırmacılar için bir okul işlevi görüyor” ifadelerini kullandı.